30 Kasım 2008 Pazar

Neden Operatörler Mobil Pazarlamaya Ağırlık Vermeli?

Şu an bildiğimiz gibi Türkiye' de üç tane operatör var ve tüm mobil iletişim bu operatörler üzerinden sağlanmakta. Özellikle numara taşınabilirliğinin gelmesi ile beraber üç operatör de hem diğerlerinin abonelerini kapmak hem de sadık müşteri sayısını arttırmak amacı ile özellikle fiyat bazlı promosyonlu paketler geliştirdiler. Farklı reklam kampanyaları ile bu paketlerin iletişimini yaparken aynı zamanda rakiplerin çıkarmış olduğu paketlere de karşılık veriyorlar.
Sonuç olarak her nekadar farklı konumlandırmalar olsa da aşağı yukarı hizmet kalitesi ve katma değer sağlayan servisler hepsinde hemen hemen aynı ve süreç gösteriyor ki bundan sonra tüketicinin tercihinin belirleyicisi ücret olacak. Aboneler hangisinde faturaları düşük geliyorsa o operatörü seçecekler. Bu da operatörlerin fiyat rekabeti yapmasında ve dakika konuşma süresi üzerinden gerçekleştirdikleri karlılıklarının azalmasına neden olacak.


Bir diğer etken de wi-fi, wi-max gibi teknolojilerin gelişiyor olması. Her nekadar telekomünikasyon sektörü için getirisi yüksek olan teknolojiler olarak düşünsem de gelişen bu teknolojilerin operatörlerin canını yakacağı kesin. Neden derseniz şu an alt yapısı üzerinde çalışılan ve wi-fi üzerinden konuşma alternatifi sunan mobil cihazlar kapıda. Artık siz simcard olmadan ya da herhangi bir operatöre bağlı kalmadan da wi-fi ya da gelişecek wi-max üzerinden mobil cihazınızla internete bağlanarak şuankinden çok daha ucuza belki de bedavaya konuşabileceksiniz. (Türk Telekom çıkarmış olduğu WiRo servisi ile aslında bu teknolojinin kapıda olduğu sinyalini verdi, şu an ki en büyük problem bu servisin lisansının henüz Türkiye'de kullanım için verilmemiş olması, lisanstan sonra mobil iletişimde internet devreye girecek ve çok farklı alternatifler olacak.)

Belirttiğim bu etkenler aslında operatörlerin gelirlerinin büyük bir kısmını oluşturan konuşma sürelerinin azalacağını ve operatörler için de tehlike çanlarının çalmaya başladığını gösteriyor. İş de bu nedendendir ki operatörler karlılıklarının devamı için gelir kazandıracak yeni uygulamalar sunmak zorundalar. Bunlardan biri ve bence en önemlisi de Mobil Pazarlama. Eğer operatörler bu süreci iyi yönetir ve cep telefonlarını vazgeçilmez bir reklam mecrası haline getirirlerse bu anlamda kazançlarını da konuşmanın dışında farklı yönlere kaydırabilirler ki süreç de durumun bu şekilde gelişeceğini gösteriyor...

Ve 3G İhalesi Sonuçlandı

"28 Kasımda yapılan ihale ile geç de olsa Türkiye'deki mobil kullanıcıların 3G ile tanışması kesinleşti. İhalede A tipi 3G için Türkcell en yüksek teklifi vererek lisansı almış oldu. Vodafone B tipi lisansı alırken Avea da C tipi lisansı alarak kullanıcılarına bu servisden faydalandırabileceklerini gösterdiler. Bir nevi sektördeki sıralamaya benzer bir konum oluştu sanki"

Haber başlığımız bu ama benim üzerinde durmak istediğim iki konu var:

  1. Nedir bu A, B ,C tipi lisans ve kullanıcıların alıgılayacağı bir farklılık var mı?
  2. Konumuz olan Mobil Pazarlama bundan sonraki süreçten nasıl etkilenecek?

Ele aldığımız birinci konu ile başlayalım:

A tipi 40, B tipi 35, C tipi lisans da 30 Mhz i ifade ediyor.Mhz yükseldikçe daha fazla kişiye daha yüksek hızda hizmet verme imkanı bulunuyor. Bu konu ile ilgili araştırmalarım devam ediyor ama somut bir neticeye varmış değilim. Kısa bir süre sonra Mhz in 3G deki rolü ve son kullanıcı için ne kadar fark yaratacağı ile ilgili bir yazı yayınlayacağım.

Gelelim ikinci konumuza:

Bence 3G nin uygulamaya geçmesi ile öncelikli olarak cep telefonu kullanım alışkanlığımız değişmiş olacak, bu da yeni ve farklı uygulamaları beraberinde getirecek. Şu an genelde müzik ve görüntü indirme, alışveriş gibi aktiviteleri bilgisayar ile internetten yaparken cep telefonlarını da bu amaçla daha çok ve baskın bir şekilde kullanmaya başlayacağız. Cep telefonlarını zaten yanımızdan ayırmazken bu noktadan sonra bu cihazlar iletişim ve sağladıkları diğer faydaların (foto çekme, müzik dinleme vb.) yanısıra bizim için bilgiye ulaşmanın eşsiz kaynakları olacaklar. Hehangi bir konu ile ilgili herhangi bir anda internete bağlanarak interaktif bir işlem yapmamız ya da öğrenmek istediğimiz bilgiye ulaşmamız çok kolaylaşacak. Tabi ki cep telefonlarının ve mobil cihazların bu şekilde daha etkin olarak kullanılması pazarlama anlamında da ulaşılacak hedef kitlenin artmasına neden olacak. Bunun yanısıra şu anki bağlantı hızı nedeniyle uygulanamayan ve belirli kalıplar dahilinde kampanyalar yapılabilen mobil pazarlama alanında çok daha yenilikçi, yaratıcı ve insanları içine çeken kampanyalar görme şansımız olacak.

Cep telefonunun yeni amaçlar dahilinde yoğun olarak kullanılmaya başlanması ile mobil pazarlamaya burun kıvıran ya da uzak duran firmalar bu mecraya doğru çok geçmeden eğilmeleri gerektiğini anlayacaklar ve mobil pazarlamanın ekonomik olarak da genel pazarlama alanındaki oranı artmış olacak. Bu da sektördeki ajans sayısının artmasını tetikleyecek, operatörler getirisinden dolayı mobil pazarlamaya daha çok eğilecekler çünkü onlar için çok karlı bir kazanç kapısı olacak. Sektördeki gelişmelerin olumlu yönde devam etmesi ile operatörler ve ajanslar daha çok yetişmiş iş gücüne ihtiyaç duyacaklar. Ama şu an bu alanda deneyimli çok fazla kişi olmadığı için işi bilenler güzel paralar kazanacaklar, bilmeyenler öğrenmenin yöntemini araştıracak. Ve sirkülasyon bu şekilde büyüyerek devam edecek, diye düşünmekteyim. Ve bloğumuza adını da veren mobile warketing alanında 3G mobil pazarlamanın en etkili silahlarından biri olacak...

Son bir ekleme: Operatörler altyapılarını haziran, temmuz gibi bitirerek o tarihlerde 3G yi uygulaya koymayı planlıyorlar. Öncelikle belirli illerde 3G den faydalanmaya başlayacağız daha sonra Türkiye'nin tamamı servisden faydalanılması için kapsamı alanı altına alınmış olacak. Belirlenmiş bir ücret skalası yok ama ilk etapda yatırım maaliyetinden dolayı ucuz olmayacağı kesin. Operatörler arası rekabette bu alanda kendini gösterirse her cebe uygun farklı paket seçenekleri olacaktır.

25 Kasım 2008 Salı

Hayali Kampanya 1: İnternet Mağazalarına Mobil Pazarlama Fikri

Şu an bir çok firma internetten satış yapmakta, bir çoğu zarar etse de şu an tekelleşmiş ve bu işi gerçekten hakkıyla yapan firmalar var. Yurtdışında amazon, Türkiye' de Hepsiburada bu sitelere verilebilecek en güzel örnekler. Oturmuş olduğunuz yerden, isediğiniz herhangi bir ürünü, diğerleri ile kıyaslayarak ve daha önce kullananların da fikrini alarak satın alabiliyorsunuz bu sitelerden. Üstelik evinize kadar getiriyorlar. Aslında bir tüketicinin arayıp da bulamadığı bir satın alma şekli. Biz Türkler satın almadan önce ürünü şöyle bir elimize alıp mıncıklamayı, koklamayı severiz ama olsun alışkanlıklar da değişiyor.

Peki evimizde ya da işyerinde internetten bilgisayar kullanarak alış veriş yaparken neden istediğimiz herhangi bir zamanda ya da yerde alışveriş özgürlüğümüz olmasın, her zaman bizimle olan sevgili ceptelefonlarımızla bu siteler üzerinden alışveriş yapmayalım?

Bu tarz sitelerin şu an en büyük problemi var olan sistemin yavaşlığından dolayı wap uyumlu sayfalarının etkin olarak kullanılamaması. Haklı olabilirler. Ya biz sadece spesifik bir ürüne alıcıyı yönendirip bütün o diğer ayrıntılardan kurtulsak ve bu şekilde işlemi hızlandırmaya çalışsak?

Kurgu 1:

İnternetten alışveriş sitesi tüketicinin önceki yapmış olduğu alışverişlerin database ine sahiptir ve bu bilgileri kendi çıkarına kullanır. Psikoloji kitapları almış birine yeni çıkan ya da o kişinin henüz alışveriş listesine eklemediği bir psikoloji kitabının kısa bir tanıtımını ve sadece bu kitabı almak için yönlendirebileceği bir linki mesaja ekleyerek kişiye gönderir. Link sadece o ürüne yönlendireceği için gereksiz dosyaları indirmek zorunda kalmaz. Kişi linki tıklar. Kullanıcı bilgilerini, kredi kart bilgisini ve daha önce girdiği adres bilgisini girer ve alış verişini yapar.(Belki güvenlikle ilgili problem olabilir ama detayını araştırmak lazım)

Kurgu2:

Kişi sinemadan çıkar ve lokasyon bazlı mobil pazarlama uygulamasından cep telefonuna mesaj gelir. "Seyretmiş olduğunuz filmin soundtrack albümünü satın almak için linki tıklayın." Link tıklanır, benzer prosedürler (güvenlikle ilgili hala şüphelerim var) ve satın alma işlemi.

Düşünsenize Çağan Irmak' ın Issız Adam filminin çıkışında acaba kaç gözü yaşlı seyirci bu tarz bir mesaja olumlu cevap verir ve gerçekten muhteşem diyebileceğimiz şarkıların bir araya getirilmiş olduğu soundtrack albümünü anında alırdı ?

Mobil Pazarlamada Teknoloji: Wi-Fi

Wi-fi; Wireless fidelity kelimelerinin ilk iki harfinin kullanılarak ortaya çıkartılmış bir kısaltma wi-fi. Basitçe kablosuz network demek. İnternete herhangi bir kablolu bağlantınız olmadan otel odasından, odanızdaki koltuktan, seminer salonunda bulunduğunuz yerden kablosuz internete erişmenizi sağlıyor. Evde işyerinde, okul kampuslerinde, havaalanlarında kafeteryalarda, ve diğer halka açık alanlarda kullanılabilecek bir sistem. Wi-Fi IEEE 802.11g,802.11b yada 802.11a diye bilinen telsiz teknolojilerini kullanıyor. Bu firekansları kullanmak için herhangi bir lisans alınması da gerekmiyor. Şu an bazı cihazlar her iki standardı da destekliyorlar.

WIRELESS (KABLOSUZ) LAN STANDARTLARI
IEEE 802.11b :
Yüksek hızlarda daha uzak noktalara veri iletimine olanak sağlar. Bu standart IEEE'nin 802.11 orjinal standardından 5 kat daha fazla veri hızına ulaşarak saniyede 11 Mbit verinin iletilmesini mümkün kılar.802.11b genellikle ofis ortamları, hastaneler, depolar ve fabrikalar gibi ortamlarda kullanılmaya oldukça uygundur. Özellikle konferans salonları, çalışma alanları ve kablo çekmenin tehlikeli olduğu noktalarda ağ bağlantısı sağlanması için uygun bir teknolojidir. Kısaca 802.11b, WLAN'lar mobilitenin gerekli olduğu ve orta hızlı ağ bağlantılarına ihtiyaç duyulan alanlarda kullanılır.

IEEE 802.11a :
802.11a standardı, 802.11b standardının hızlı ethernet karşılığıdır. Bu standartla birlikte veri iletim hızı 802.11b'ye göre 5 kat daha arttırılarak saniyede 54Mbit'e çıkarılmaktadır. 802.11b'ye benzer olarak bu standardın kullanım bulacağı alanlar, yüksek veri hızlarını gerektiren verilerin ve içeriğin iletilmesi gereken durumlardır. Her ne kadar 802.11a'nın hizmet kalitesine yönelik özellikleri henüz belirlenmemiş olsada, sağladığı çok yüksek veri hızı doğru alanlarda kullanıldığında belli sonuçlar verebilir. 802.11a'da yüksek frekanslar (5GHz) kullanılmasından dolayı kayıplar artmakta ve 802.11b'ye göre aynı mesafeye erişebilmek için daha fazla güç gerekmektedir.

Wi-Fi (802.11b) aşağıdaki kullanımlar için daha uygundur:
  • Yüksek band genişliği (>2MB) gerektiren LAN uygulamaları
  • Daha geniş kapsama alanı gerektiren uygulamalar
  • Güvenlilirlik gerektiren uygulamalar
  • Mevcut ekipmandan faydalanmak
  • Dosya eklemeli e-mail alma-gönderme
  • Web Tarama
  • Dosya Paylaşımı



5 Kasım 2008 Çarşamba

Mobil Pazarlamada Teknoloji:Bluetooth

Bluetooth, kablosuz kısa-mesafeli, ses ve veri haberleşmesini sağlamak için oluşturulmuş ve standard çalışmaları hala devam eden bir sisteme verilen addır. Bugün pek çok insanın kullandığı televizyonların uzaktan kumandası, aslında Bluetooth’un atası sayılabilir. Ancak aradaki en büyük fark, şu an kullanılmakta olan uzaktan kumandalar (TV vb.), IrDA (infra Red Data Association), kızıl ötesi ışık ile veri iletişimini sağlamaktadır. Bluetooth’da ise 2.4 GHz’de radyo dalgaları kullanılmaktadır, dolayısıyla IrDA gibi doğrudan görüş hattı gerektirmemenin üstünlüğünü sunmaktadır.

Bluetooth ismi:

Bluetooth adı, 940 ve 981 yılları arasında yaşamış olan, Danimarka kralı Harald Blatand’dan gelmektedir. Kral Blatand yönetimi süresince ülkesindeki insanların birbirleriyle konuşmalarını dolayısıyla yakınlaşmalarını sağlamıştır ve Danimarka ile Norveç’i birleştirmiştir. Aslında bir Viking olan kral Blatand’ın adı İngilizceye Bluetooth olarak geçmiş, kısa-mesafeli haberleşme sistemi fikrini ortaya atanlar tarafından bu sisteme, Kral Harald Bluetooth’un anısına atfen, Bluetooth adı verilmiştir. Bugün, insanların birbirleriyle konuşmasını salık veren ve Norveç ile Danimarka’nın birleşmesini sağlayan Kral Bluetooth’un adı, cihazların birbiriyle haberleşmesini ve bilgisayarlar ile telekom dünyasının birleşmesini sağlayan sistemin adıdır.

Bluetooth fikri:
Bluetooth fikri ilk kez 1994 yılında Ericsson firması tarafından gündeme getirilmiştir. İlk olarak cep telefonları ile dizüstü bilgisayarları biribirine kablosuz olarak bağlama düşüncesiyle ortaya çıkmış, daha sonra mobil veri (data) kullanımının daha çok artacağı görülünce tüm kısa-mesafeli veri ve ses haberleşmesini içerisine alacak bir sisteme dönüştürülmüştür. Önümüzdeki yıllarda, daha önce mobil ses iletişimi gelişiminde olduğu gibi, mobil veri iletişimininde yaygılaşacağına kesin gözüyle bakılmaktadır. Bu gelişimin Bluetooth ile birlikte olacağı ise kaçınılmazdır.

Bluetooth Özel Çalışma Grubu (Bluetooth SIG):

İster haberleşme, isterse farklı bir alan olsun, Dünya genelinde standartlar devletin kontrolündeki belli kurumlar veya kar-gütmeyen organizasyonlar tarafından belirlenir. Örneğin Avrupa’daki haberleşme sistemlerinin standartları ETSI tarafından, Amerikadaki bazı standartlar ise ANSI tarafından tanımlanır. Türkiye’de ise TSE pek çok standardı belirler ya da ETSI gibi gruplar ile işbirliği yaparak bu standartları oluşturur. Bluetooth ise bu konuda farklı bir yapıya sahiptir. Geleneksel yapılanmanın tersine Bluetooth standartları Bluetooth SIG (Special Interest Group) adı verilen Bluetooth Özel İlgi Grubu tarafından belirlenmektedir. Bu grup ilk olarak Ericsson, Nokia, IBM, Intel ve Toshiba tarafından kurulmuş, daha sonra bu gruba aralarında Motorola, 3Com, Microsoft, Lucent, Qualcomm gibi dev firmaların da bulunduğu yaklaşık 1500 firma katılmıştır. Bu firmalar sürekli bir işbirliği içerisinde çalışmalarını sürdürmektedirler.Bluetooth standartları, diğer standartların aksine, tümüyle ücretsiz olarak herkese açık standartlardır.

Bluetooth’un kullanım alanı:

Bluetooth’un kullanım alanı olabildiğince geniştir. Kısa-mesafeli haberleşmede hayal edilebilecek pek çok şeye alt yapı sağlayabilmektedir. Bir kaç örnek vermek gerekirse:
-Cep telefonları arasında ya da cep telefonuna ücretsiz bilgi akışı yapmanızı sağlar.
-Bilgisayarınızın, yazıcınızın, farenizin kablolarını atabilir, tümüyle kablosuz bağlatıya geçebilirsiniz,
-Bluetooth ile donatılmış cep telefonunuzu çantanızda taşırken, kulağınıza takılı olan kulaklık-mikrofon ile telefon konuşmanızı yapabilirsiniz,
-Arabanızla yolculuk ederken arabanızda bir sorun olduğunda Bluetooth’lu arabanız ve cep telefonunuz aracılığı ile arabanızın tüm diyagnostik bilgilerini servise aktarabilir, hatta servisin aynı altyapı üzerinde arabanıza müdahale etmesini sağlayabilirsiniz,
-Amerika’da, tümüyle Bluetooth altyapısına geçmiş olan “Holiday Inn Hotel”in lobisinde otururken, cebinizden Bluetooth’lu “e-mail kalem”inizi çıkarıp bir kağıdın üzerine istediklerinizi yazip “Gönder” tuşuna basarak e-postanızı gönderebilirsiniz.
-Bluetooth’lu arabanızla Boğaz Köprüsünden veya herhangi bir otoyol gişesinden beklemeden geçiş yaparken arabanız gişe ile haberleşip kredi kartınızdan gerekli ödemeyi otomatik olarak yapabilir. Aynı araçla, aynı işlemi Avrupa gezisine çıktığınızda da yapabilirsiniz.Daha pek çok bunlar gibi pek çok örnekler verilebilir.
(Kaynak:www.doctus.org)

4 Kasım 2008 Salı

Mobil Pazarlamada Teknoloji: 4G Nedir?

"4. Nesil GSM Hizmeti" 4G, dördüncü nesil kablosuz telefon teknolojisidir. Diğer GSM standartları gibi hücresel bir ağ sistemi kullanması ve üçüncü nesilde ortaya çıkan kapsama alanı sorunu başta olmak üzere bazı sorunları çözmesi beklenmektedir. Bağlantı hızı cep telefonlarında 100mps , wi-fi networklerde 1Gbps'dir. aynı zamanda wimax band genişliği ile aynı boydadır.

'4G', İletişimler sisteminde, 'dördüncü nesil' terimine ait bir ilintilendirmedir.Bir 4G sistemi, daha önceki nesillerden daha yüksek veri hızları temeline dayanan "herhangi bir zamanda, herhangi bir yerde", ses, veriler ve akan çoklu kitle iletişimin kullanıcılara hizmet verebileceği, uçtan uca IP çözümü sağlayacaktır. 4 G'nin ne olduğuna dair resmi bir tanımlama yapılmış olmasada, 4G'ye ait tahmini hedefler, aşağıda yer aldığı şekilde özetlenebilir:

4G tamamıyla IP tabanlı, kablolu veya kablosuz bilgisayar,tüketici elektroniği,iletişim teknolojileri ve iç ve dış ortamlarda sırası ile servis kalitesi ve yüksek güvenliğiyle herhangi bir zamanda herhangi bir yerde her türlü ağ hizmetini tek bir noktada birleştirerek makul fiyat ve tek faturalandırmayla gerçekleştirecek, 100 Mbit/s ve 1 Gbit/s veri iletim kapasitesini sağlayabilen sistemlerin sistemi ve ağların ağı olmayı hedefleyen bir hizmettir. Hedefler 4G, hizmet kalitesi (HK) ve kablosuz genişband erişimi,Çok ortamlı mesajlaşma hizmeti, video sohbet, taşınabilir TV, yüksek çözünürlüklü TV kapsamı, DVB, gibi gelecek olan uygulamaların hız gerekliliklerini oturtmak, ses ve veriler gibi minimal hizmet ve "herhangi bir zamanda-herhangi bir yerde" gerçekleşen diğer hizmetler için geliştirilmiştir.

4G çalışma grubu, aşağıda yer alan konuları, 4G kablosuz iletişim standardının hedefleri olarak tanımlamış bulunmaktadır

-Işıksal iletim hızı ve verimliliğinde bir sistem (bit/s/Hz ve bit/s/Hz/site),

-Yüksek şebeke kapasitesi: her hücrede daha fazla eşzamanlı kullanıcı,

-Alıcı, istasyona göre, fiziksel olarak, yüksek hızlarda hareket ediyor olduğundan, 100 Mbit/s hızındaki nominal veriler ve alıcı ile istasyon 1 Gbit/s hızda, ITU-R tarafından oldukça sabit pozisyonlarda yer almaktadırlar.

-Dünyadaki herhangi iki nokta arasındaki, en azından 100 Mbit/s veri hızı.

-Türdeş olmayan ağlar arasında düzgün yayınım, -Kusursuz bağlantı ve birden fazla ağ arasında küresel dolaşım,

-Gelecek nesil çoklu ortam destekleyicilerinde yüksek hizmet kalitesi (gerçek zamanlı ses, yüksek hızda bilgi, -yüksek çözünürlüklü Tv-video içeriği, taşınabilir TV, vs.)

-Mevcut kablosuz standartlarla birlikte işlerlik, ve -Paket anahtarlamalı ağ. Özetle, 4G sistemi ; tüm 4G kullanıcılarının minimum gereksinimlerini karşılamak için ağ kaynaklarını etkili bir biçimde kullanıp paylaştırması gerekir.
(Kaynak:wikipedia.org)

30 Ekim 2008 Perşembe

Mobil Pazarlamada Teknoloji : 3G Nedir?

3G, üçüncü nesil kablosuz telefon teknolojisidir. Aynı 1G ve 2G gibi, hücresel bir ağ sistemi kullanır. 3G'ye aynı zamanda Universal Mobile Telecommunications System (yani Evrensel Mobil İletişim Sistemi) anlamına gelen UMTS de denir. Hatta Japonya'da Freedom of Mobile Multimedia Access (Mobil Çoklu Ortam Erişimine Özgürlük) anlamına gelen FOMA ismi de kullanılır.3G'nin 2G'ye göre getirmiş olduğu en büyük yenilik taban olarak alınan verinin ses değil sayısal veri olmasıdır. Buna ek olarak, 3G sisteminde cihazlar bant genişliğini sadece veri alışverişi sırasında işgal ederler. İlk örnekleri Japonya'da 1998 yılında kullanıma açılan bu teknoloji, 2003'ten itibaren Avrupa'ya da gelmiştir.

Avantajları :

  • 3G'nin getirmiş olduğu birçok yenilik vardır:
  • Mesajlaşma, internet erişimi ve yüksek hızda çoklu ortam haberleşme desteği
  • Gelişmiş hizmet kalitesi
  • Gelişmiş pil ömrüKonumlandırma hizmetlerinin sağlanması
  • Bütün katma değerli ses hizmetlerinin sağlanabilmesi
  • İşletim ve bakım kolaylığıMevcut şebekelerle birlikte çalışabilirlik,
  • 2Gye dolaşım sağlayabilme
  • Mevcut şebekelere geriye doğru uyum sağlayabilme,
  • Düşük kurulum maliyeti
  • Gelişmiş güvenlik yöntemleri sayesinde mobil ticarete ortam sağlayabilme
  • Geliştirmeler
İlk tasarımlarda işlemci hızı gerekliliğini düşük tutmak adına kullanılan basit algoritmalar yüzünden hız düşük kalmakta ve daha da kötüsü gidilen hıza göre değişebilmektedir. Bu soruna çözüm olması açısından HSDPA (İngilizce High Speed Downlink Packet Access, yani Yüksek hızlı Veri Pakedi İndirme İmkanı) ve HSUPA (İngilizce High Speed Uplink Packet Access, yani Yüksek Hızlı Veri Pakedi Yükleme İmkanı) teknolojileri yaratılmıştır. Bu teknolojiler sayesinde ortalama transfer hızı gidilen hızdan bağımsız olarak indirme ve yüklemede saniyede 1 mbit civarlarında olmaktadır. Aynı ilk nesil 3G'de olduğu gibi, HSDPA da ilk Japonya'da kullanıma açılmıştır.

3G hızlı veri aktarım sağlaması ile cep telefonunda çok farklı alanlarda mobil pazarlamanın etkin olarak kullanılmasını sağlayacak bir teknolojidir. Bu teknoloji ile mobil pazarlamada şu an çok fazla tercih edilmeyen yöntemler (mobil alışveriş gibi..) kullanılmaya başlanacaktır.

21 Ekim 2008 Salı

Mobil Pazarlama Kampanya Planlaması:


Bir mobil pazarlama kampanyasını yaratmak ve yürütmek farklı uygulamalardan ve aşamalardan oluşmakta. Her ne kadar alışılagelmiş yöntemlerin dışında mobil pazarlama kampanyaları pazarlama uzmanları için farklı ve zorlayıcı bir yöntem olarak gözükse de uzun dönem markaya kattığı değerler düşündüğümüzde çok etkili bir yöntem olduğunu görmekteyiz.
Başarılı bir mobil pazarlama kampanyası süreci yönetmek için dikkat edilmesi gereken bazı noktalar mevcut. Kampanya öncesinde belirtilen konularla ilgili araştırma ve planlama yapmak kampanyanızın başarısının artmasında etkili olacaktır. Bu noktaları şu şekilde sıralayabiliriz:
Hedef ve Amaç Belirleme: Mobil pazarlama kampanyasını gerçekleştirmekteki hedefimiz nedir. Marka bilinirliğini mi arttırmak, ürün kullanımını mı arttırmak, data base mi oluşturmak istiyoruz ?

Kullanılacak Toollar:
Mobil pazarlama kampanyasında içerikli bir kampanya mı yapacaksınız, sms-mms servisini mi kullanacaksınız, wap push dan mı faydalanacaksınız, adgame olacak mı? İnternetle kombine bir kampanya mı olacak? Ya da bu süreçlerin hepsini kampanyaya dahil mi edeceksiniz?
Kullanıcı Sayısı Belirleme:
Belirlenen pazarda kampanyada kullanılacak teknoloji ve uygulamaları destekleyen mobil cihaz sayısı nedir?
Örnek Çalışmalar:
Diğer markalar hedef kitleye ulaşmak için mobil pazarlamayı nasıl kullanmışlar? Bu uygulamaların artıları ve eksileri nelerdir?
Değişkenler:
Teknik ve yaratıcı limitler nelerdir? Kampanya teknik olarak farklı ve yeni bir alt yapı gerektiriyor mu? Eğer bu şekilde bir uygulama gerektiriyorsa maliyeti ve alacağı zaman nedir?
Maliyet:
Kampanyanın maliyeti nedir? Yapılan yatırımın geri dönüşünü sağlar mı? (ROI : Return of Investment)
Ortaklar ve servis sağlayıcılar:
Kampanyayı yürütmek için hangi ajanslarla ve mobil servis sağlayıcılarla çalışmak gerekir? Nasıl bir iş bölümü yapılacak?
Zamanlama:
Kampanyayı geliştirmek ve yürütmek için ne kadar zamana ihtiyaç var? Belirlenen bu zaman marka hedefi ile örtüşüyor mu?
Medya Entegrasyonu: Mobil pazarlama kampanyası ile ilgili bildirim hangi iletişim kanalları kullanılarak yapılacak?
(Not: Yazının içeriği mmaglobal.com adresinden faydalanarak hazırlanmıştır.)

20 Ekim 2008 Pazartesi

Neden Mobil Pazarlama?

MOBIL PAZARLAMA AVANTAJLARI:

Mobil pazarlamanın diğer pazarlama bileşenlerine oranla kendine özgü uygulamalarıyla ve marka değerini arttırmak için sağlamış olduğu avantajlarla pazarlamacılar için geleceğin vazgeçilmez seçeneklerinden biri olacağı kesin.
Su an mobil pazarlamadan faydalanan firmaların çoğunda online marketing bütçesi altında yürütülmesine rağmen teknolojinin de gelişmesi ile mobil pazarlama çok farklı bir yere gelecek ve kendi bütçesi ve hatta şirketlerin pazarlama departmanları altında mobil pazarlama olarak ayrı bir bölümleri olacak.
Peki mobil pazarlamanın yükselen bir değer olacağını söyleyen bu kehanetlerin altında hangi sebepler yatıyor:

1.Rakamlar ve cep telefonlarındaki gelişim:
Rakamlar gösteriyor ki cep telefonu kullanımı giderek artıyor. Su an dünya nüfusu 6 milyar 634 milyon, bu yılın Kasım ayı sonu itibariyle dünyadaki cep telefonu abone sayısı 3,3 milyar ile dünya nüfusunun yarısına ulaşmış durumda. %26 büyüme hızıyla dünyanın en hızlı büyüyen sektörlerinden biri. Türkiye de ayda yaklaşık 1 , yılda ise 10 milyon cep telefon satılıyor. Türkiye nüfusunun yaklaşık %75 i cep telefonu kullanıyor. 2010 yılında cep telefonu penetrasyonu (nüfusa göre dağılım) %100 olacağı tahmin ediliyor ve bu süreçten sonra 3G, 4G gibi yeni nesil cihazlar geliştirilerek pazarın büyüme oranının devamlılığı hedefleniyor.
Yeni nesil cihazlarla beraber mobil pazarlama uygulamaları da baş döndürücü bir hal alacak. 3G, Wi-max gibi teknolojiler cep telefonlarından çok yüksek hızda veri aktarımına olanak sağlayacak. Tamamen pazarlamacıların hayal gücüne kalmış iletişim projeleri geliştirmeye ve uygulamaya olanak verecek bu teknolojik yenilikler pazarlama alanında en çok mobil pazarlamanın gelişimini etkileyecek.

2. Bir cüzdan, bir anahtar bir de cep telefonu:
Cep telefonu su an vazgeçilmez aksesuarlarımızdan biri. 24 saat açık tutuyoruz, gittiğimiz hiçbir yerde yanımızdan ayırmıyoruz. İletişim dünyasında sürekli iletişim halinde olmamızı sağlayan tek cihaz. Cep telefonunun böyle bir kullanım sekli onu pazarlama karmasında uygulanabilecek eşsiz bir seçenek olmasını sağlıyor. Normal tasarlanmış bir kampanyada pazarlamacının iletişim mesajını görmesi icin hedef kitlenin kampanyanın özelliğine göre televizyon başında bulunması ve sizin reklamınız çıktığı anda o kanalı seyrediyor olması artı zaplamamasi, gazete ye da dergi de öncelikle o dergi ya da gazeteyi alarak sizin reklamınızın olduğu sayfayı açması ya da bilgisayar da sizin bannerınızı tıklaması gibi inisiyatifi tüketicide olan bir sistem mevcut. Mobil pazarlama ise bu noktada standart pazarlama uygulamalarından tamamen ayrılıyor. Siz istediğiniz zaman, belirlemiş olduğunuz hedef kitleye ilgisi ve izni dahilinde herhangi bir kısıtlama olmadan ulaşabiliyorsunuz.

3.Ölçümlemesi kolay:
Mobil pazarlama kampanyalarında net olarak kampanyanızın hedef kitlesinin kaç kişi olduğunu belirler, ulaştığınız bu kişilerin ne kadarının geri dönüş yaptığını net olarak bilirsiniz. Kampanyaya katılan kişi sayısı / Mesaj gönderilen hedef kitle sayısı acquisition rate (kazanım oranı) denen oranı verir ki bu da kampanyanın amacına göre bir nevi basari ölçüsü de olmaktadır.
Diğer mecralarla kıyasladığınızda hiç birinde tam olarak mesajın kaç kişiye ulaştığı bilgisini net olarak elde edememekteyiz, mobil pazarlama bu özelliği ile diğer uygulamalardan farklılaşmakta.

4. Geri dönüş oranın yüksek olması:
Mobil pazarlama özellikle 16-30 yas hedef alındığında çok yüksek bir geri dönüş oranına sahip. Genelde içeriklerinin eğlenceli olması, belirtilen yas grubunun ilgi alanına yönelik kampanyalar tasarlanması, bu yas grubunun teknolojiye ve yeniliklere kolay adapte olabilmeleri, kampanyalara katilimin çok basit olması gibi nedenlerle geri dönüş oranı yükseliyor ve bu bağlamda başarılı kampanyalar geliştirilebiliyor.
MMA (Mobile Marketing Association) Co-CEO’su Steve Wunker, mail kampanyalarında geri dönüşüm oranının %2, SMS kampanyalarında ise bu oranın genel olarak %10 ile %15 arasında olduğunu söylüyor. Yapılan diğer araştırmalarda, hedef kitle olarak 16–30 yas aralığı temel alındığında bu kampanyaların %75 ilgilenilme ve %55 geri dönüşüm gibi ciddi oranlara sahip olduğu görülüyor.

5.Segmentasyon ve hedef müşteriye ulaşım kolaylığı :
Bir mobil pazarlama kampanyası yaparken izinli veri tabanından kullanıcıların operatörlerde kayıtlı olan demografik özelliklerine göre ( orn: fatura miktarı, oturduğu semt gibi bilgilerle gelir seviyesinin tespiti) segmente ederek amacınıza en uygun hedef kitleyi belirleyip kampanyanızın içeriğini, vereceğiniz mesajınızı buna göre oluşturabilmektesiniz.

6.Maliyetinin düşük olması:
Mobil pazarlama kampanyaları içerikleri ve uygulama alanlarına dikkate alındığında diğer mecralarda yapılan çalışmalara göre çok daha düşük bütçelerle gerçekleştirilebilmekte. Bunun bir nedeni yapılan uygulamaların maliyetinin düşük olmasının yanı sıra doğru bir segmentasyonla direk hedef kitlenize ulaşma şansı verdiği ve hedef kitlenizin dışında kalan gruba mesajınız iletilmeyeceği için gereksiz para harcamanızı engellemesi.

7.Eğlenceli ve genç nüfusa uygun :
Mobil pazarlama kampanyaları belirlenen hedeflerinden dolayı genellikle eğlenceli içeriklerden oluşabiliyor. Bu da özellikle genç nüfusun ilgisini yoğunlaştırmasında etkili oluyor. Bir örnek vermek gerekirse İspanya da bir alışveriş merkezinde yapılan kampanyada alışveriş merkezine girdiğinizde bluetooth ve wifi üzerinden Arjantin in en unlu karikatüristlerinden biri olan Liniers in çizmiş olduğu karikatürler telefonunuza geliyor. Siz de bu şekilde alışveriş merkezinde gezmeye tebessümle başlıyorsunuz.

8. Interaktif:
Yeni pazarlama iletişimi karşılıklı etkileşime dayanıyor. Markaların konuştuğu tüketicilerin dinlediği pazarlama anlayışı çoktan sona erdi. Bağlılık yaratan markalar artik kitlesiyle çift taraflı iletişim halinde olan ve söylediği kadar dinleyen artı tüketicisini de harekete geçiren markalar. Mobil pazarlama bu alanda yapılan çalışmalar ile interaktif bir ortam yaratıyor ve hedef kitlesini yapılan kampanyadan faydalanabilmesi için aksiyon almaya bir nevi zorluyor.

9.Kitlesel degil bireysel:
Artik o duruma gelindi ki neredeyse ürünler bile kişisel olarak üretilecek. Yeni pazarlama anlayışı mesajların bireysel olmasından yana. Hedef kitlenizin demografik, coğrafik, satın alma alışkanlıkları, bağlı olduğu gruplar gibi kişisel özellikleri sonucunda kişinin direk ilgisini çekebilecek ve satın amaya ya da kampanyanın hedefine göre harekete geçmeye yönlendirecek aksiyonlar geliştirmek mobil pazarlama uygulamaları ile daha kolaylaşmış durumda.

10.Farklı hedeflere uygun kampanyalar:
Mobil pazarlama ile markanıza dair farklı hedeflere yönelik kampanyalar geliştirebiliyorsunuz. Satısı arttırmaya yönelik, tüketici bilgilerine ulaşmaya yönelik ya da sadakat arttırma amaçlı kampanyalar geliştirerek farklı farklı amaçlar için tek bir uygulama olarak mobil pazarlamayı etkin olarak kullanabilirsiniz.

19 Ekim 2008 Pazar

Mobil Pazarlama'ya Giriş

Mobil pazarlama değişen pazarlama anlayışı, gelişen teknoloji ve farklılaşan satın alma alışkanlıkları ile ortaya cıkmış olan son pazarlama trendlerinden biri. Su an ülkemizde emekleme aşamasında olsa da mobil alanda geliştirilen teknolojilerin etkin olarak kullanılmaya başlaması ile kısa surede büyük bir patlama yapması beklenen bir pazarlama bileşeni.
Konuyu biraz acarsak yoğun olarak konuşulan yeni pazarlama anlayışı ile tüketicinin kral olduğunu kabul etmiş durumdayız. Rekabetin artması, yeni ve farklı olanın çok çabuk taklit edilebilmesi, tüketicinin bir çok iletişim mesajı arasında kaybolması yeni pazarlama düzeninin en büyük çıkmazlarının bazıları.

Artik şirketler tüketiciye birebirde ulaşmak için var güçleri ile çalışıyorlar. Mass marketing çoktan sona erdi ya da belki de hiç yoktu. (JWT’nin efsanevi kreatif direktörü Jeremy Bullmore “Behind the Scenes in Advertising” adlı kitabında, aslında kitlesel pazarlamanın hiçbir zaman var olmadığını iddia etti. Bullmore’a göre “kitlesel gönderim var fakat kitlesel alım yok”. Yani insanlar aldıkları mesajları farklı algılıyorlar, farklı yorumluyorlar ve bu kişisel yorumların çoğu, reklamcıların asıl vermeyi hedefledikleri mesaja uymuyor.Kaynak:Farketing.com) Tüketici kral ve kraliçeler segmente edilerek demografik özellikleri satın alma davranışları gibi farklı özelliklere ayrılarak ayni özellikte olanlara ayni mesaj gönderiliyor. Hatta şirketler birebire inmeye bile çalışarak her tüketici için ayrı mesaj geliştirme aşamasına geldiler bile.

Pazarlama anlayışının değişmesine etkisi olan tüketiciler de neler değişti peki? Bu duruma da asil konumuzdan sapmadan kısaca değinirsek artik tüketiciler de eski tüketiciler değil. En büyük avantajları her turlu bilgiye bir çok farklı yöntemle anında ulaşabilmeleri, istedikleri ürünle ilgili çok fazla seçenekleri olması ve istediklerine istedikleri zaman sahip olabilmeleri. Artik sadece firmaların söyledikleri ile yetinmeyip satın almadan önce araştırıyorlar, diğer tüketicilerle görüşüyorlar, bloglar kuruyorlar, ürünlerle ilgili tartışıyorlar hatta bazı markaları hayat tarzları haline bile getirebiliyorlar. Satın alma davranışında sadece dinleyen taraf olmak istemiyorlar.

Gelişen teknolojiyi çok yakından takip ediyorlar ve sürekli iletişimlerinde teknolojiyi ekin olarak kullanıyorlar. Issız bir adaya düşme ihtimali olan insanların nerdeyse yüzde yüzünün yanında alacakları üç şeyin başında cep telefonları geliyor.
Artik yanımızda taşıdığımız cep telefonları ilk çıkan sadece konuşma hizmeti vermenin yani sıra dambıl ya da takoz olarak da kullanılabilen ve ayni fiyata doğan görünümlü şahin alabileceğiniz dedelerine göre çok farklı teknolojik hizmeti bünyesinde sunabiliyor. Artik cep telefonunuzdan tv seyredebiliyor, alış veriş yapabiliyor, fotoğraf çekebiliyor, müzik dinleyebiliyor, yüklü dosyaları paylaşabiliyor, şarkı indirebiliyor, wireless ile internete çok daha rahat bağlanabiliyor, sunum yapabiliyorsunuz. Ülkemizde de yeniden ihalesi açılacak olan 3G ve su an henüz kullanılmaya başlanmamış yeni bir teknoloji olan wi-max ile mobilizasyon tamamen değişmiş olacak.

Mobil pazarlama da tam da bu gelişmelerin ortasında gelişen bir pazarlama anlayışı olarak ortaya çıkıyor. Mobil cihazlar üzerinden bir şirketin yapmış olduğu tüm pazarlama iletişimi uygulamaları anlamına geliyor. Genel de ‘pull’ ve ‘push’ olarak iki farklı ana başlık altında toplanabilecek farklı uygulamalar mevcut.
‘Pull’ firmanın klasik medya ile (tv, dergi, outdoor, internet vb.) bir kampanyayı tüketiciye iletmesi ve tüketicinin de kampanya dahilinde belirli bir servis numarasına (short number) bir şifre mesajı (keyword) göndererek çekilişe katılma ya da hediye kazanılması anlamına geliyor. ‘Push’ ise firmanın izinli veritabanında bulunan kişilere bilgilendirici mesajlar göndermesi sekilinde özetlenebilir. Çok yaratıcı ya da farklı çözümler üretmese de sağladığı fayda ve uygulama kolaylığı nedeni ile ülkemizde en çok kullanılan yöntemlerden biri Ağırlıklı olarak bankaların ve alışveriş merkezlerinin kullandığı bu yöntemle indirim bilgileri, ödeme hatırlatmaları, kampanya tarihleri gibi bilgilendirmeler yapılıyor. Burada unutulmaması gereken bu tarz mesajların spama düşme ihtimali ve 2005 de çıkan bir yönetmelik ile sadece izinli veritabanına bu tarz mesajların gönderilmesinin firmalara bir yaptırım olarak getirilmesi.(Şu an yönetmelik şeklinde olduğu için bu alanda eksiklikler çok fazla. Yurt dışında şirketlere izinsiz pazarlama yaptıklarında büyük para cezaları uygulanmaya çoktan başlandı)

Belirtilen iki baslığın dışında mms, wap push, wap search, adgames, indirilebilir içerikler, wap banner, bluetooth, wifi mobil pazarlama alanında kullanılan ve daha yaratıcı kampanyalar geliştirilebilecek uygulamalar olarak belirtilebilir...

15 Ekim 2008 Çarşamba

Mobile Warketing

Warketing kavramı 2005 yılında Mediacat formunda tartışılan yeni bir kavram. Pazarlamanın aslında kurallarına uygun bir oyun ya da her zaman iyi olanın kazandığı bir yarış değil markalar arası açık bir savaş olduğunu ifade ediyor.” Kazanmak için gerçek bir savaşçı olmalısınız. Yani sıra dışı, agresif, vurucu, akıllı ve şaşırtıcı…” diyor bu kavram.

Benim buradan esinlenerek ortaya attığım mobilewarketing aslında markaların karşılıklı savaşına çok farklı bir cephe açıyor. Yeni nesil pazarlama uygulamalarının klasiklere açmış olduğu savaş. Bu öyle bir savaş ki, taraflar bir yandan diğer markalarla olan savaşta güç birliği yaparken bir yandan da hem gelişen teknolojideki yeni uygulamalar ile kendi taraflarını güçlendirmeye hem de pazarlama bütçesinden daha fazla pay almaya çalışılıyorlar.

Mobil pazarlama, teknoloji ile bütünleşmiş bir şekilde gelişimine devam ediyor, bu anlamda farklı ve yaratıcı uygulamalara tamamen adapte olmuş durumda. Artık her şey mobilleşme aşamasında. Mobil telefonlar, mobil pc ler, mobil müzik sistemleri, mobil televizyonlar… Mobil pazarlama bu anlamda acımasızca gelişimine devam edecek ve diğer pazarlama unsurlarını yıkıp çok farklı bir dünya yaratabilecek güce sahip.

Gelecek mobil pazarlama alanında çoktan yaşanmaya başlanmış... Biz farkında olmadan adımlar atılmış… Gelecek cep telefonların, makinelerin geleceği…

Ve makineler yükseliyor…